Türkiye, terörle mücadele alanında önemli adımlar atarken, siyasi liderlerin de bu konu üzerindeki duruşları büyük bir önem arz etmektedir. Bilgi ve birikim açısından oldukça önemli bir noktada olan BBP (Büyük Birlik Partisi) Genel Başkanı Mustafa Destici, son yaptığı açıklamada, "Terörsüz Türkiye" hedefine dikkat çekti. Destici, “Karşımızdakilere güvenmiyoruz” ifadesiyle terörle mücadelede yaşanan belirsizliklere ve güven sorununa dikkat çekti. Bu yazımızda Destici'nin açıklamalarını, Türkiye’nin terörle mücadelesindeki mevcut durumu ve siyasi yansımalarını ele alacağız.
Terör, sadece bir güvenlik meselesi değil, aynı zamanda toplumsal barışın da en büyük tehditlerinden biridir. Türkiye'nin pek çok bölgesinde hâlâ etkin olan terör örgütleri, yalnızca maddi kayıplara değil, aynı zamanda manevi yıkımlara da sebep olmaktadır. BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, bu nedenle "Terörsüz Türkiye" hedefinin, tüm siyasi partilerin ortak paydası olması gerektiğini vurguladı. Ancak, bu hedefe ulaşmanın önündeki en büyük engellerden biri ise, bu terör örgütleriyle müzakerelerin ve güven ilişkilerinin sağlanması için önerilen çözümlerdir.
Destici, girişimlerin yetersiz kaldığını ve bazı siyasi aktörlerin terörle mücadelede gösterdiği tavırları eleştirdi. Gerek iç siyasette, gerekse uluslararası platformda alınan kararların, terörle mücadele konusunda Türkiye'nin elini nasıl zayıflattığını belirtmiştir. Böyle bir ortamda, "Tüm bu sorunların aşılması için öncelikle güven ortamının sağlanması gerektiğini" ifade eden Destici, bunun için net adımlar atılması gerektiğine inanmaktadır. Ayrıca, güven ortamının tesis edilememesi durumunda terörle mücadelede atılan adımların anlamsız hale geleceğine de dikkat çekmektedir.
BBP Genel Başkanı Destici, güven sorununu ele alırken tüm siyasi partiler arasında geniş bir uzlaşı sağlanmasının gerekliliğini savundu. Bu bağlamda, terörle mücadele konusunda ortak bir güvenlik stratejisi hazırlanmasının önemli olduğunu belirtti. Destici, “Bir daha asla güvenliğimize zarar vermeyecek bir siyasi sözleşme inşa etmemiz gerekiyor” diyerek, siyasi birliği sağlama noktasında çağrıda bulundu. Bu tür bir birliktelik, Türkiye'nin terörle mücadelesinde veya ulusal güvenliği sağlama konusundaki başarıyı büyük ölçüde artırabilir.
Sonuç olarak, Mustafa Destici'nin açıklamaları, Türkiye’nin karşı karşıya olduğu güvenlik sorunlarının çözümü noktasında tüm siyasi aktörlere düşen sorumlulukların altını çizmektedir. Kamusal alanda yaşanan sorunların aşılması ve güvenliğin sağlanması, yalnızca hükümetin değil, muhalefetin de bir arada çalışmasını gerektiren bir süreçtir. Bu nedenle, “Terörsüz Türkiye” hedefi, siyasi egoların ötesinde bir ortak tutum sergilemeyi ve toplumun tüm kesimlerinin beklentilerini karşılamayı zorunlu kılmaktadır.
Mustafa Destici'nin “Karşımızdakilere güvenmiyoruz” sözü, siyasi bir eleştirinin ötesinde, Türkiye'nin içinde bulunduğu karmaşık durumu yansıtan bir tespit niteliği taşımaktadır. Gelecekte atılacak adımların, bu güven kaybını nasıl aşacağı ve Türkiye'nin terörle mücadelesinin nasıl bir yöne evrileceği büyük bir merak konusu olmaya devam etmektedir. BBP Genel Başkanı'nın açıklamaları, Türkiye'nin bu zorlu süreçte en kritik dönüm noktalarını oluşturacak nitelik taşıyor.
